DolmaBahçe Sarayı
Beyazıt Kulesi
İstanbul’u olağanüstü yapan bir başka özelliği ise “insan yapımı”. Yani, mimarisi; şehre kimliğini veren binaları.
“Allah vergisi” ile “insan eli”nin “izdivacı’nın ürünü bir şaheser İstanbul.
Şimdi sıkı durun. İstanbul’u eşsiz kılan o “insan eli”nin yapımlarına ve üzerindeki imzalarabir göz atalım.
Haliç çevresinden başlayalım; Cibali Tütün Fabrikası binası (bugünkü Kadir HasÜniversitesi). Mimar Hovsep Aznavur. Aynı imzayı Sirkeci’deki tarihi Sansaryan Hanı’nın ve Fener’deki ünlü çelik döküm Bulgar Kilisesi’nin de üzerinde görüyoruz. Ve, bir deGalatasaray’ın bensersiz binası Mısır Apartmanı’nda.
Haliç’in karşı kıyısına hükmeden Kasımpaşa Deniz Hastanesi’nin mimarının adı AdamTahtacıyan. Tünel’deki Hidivyal Plas’ın mimarı da o. Tünel’e adını verdiren Metro Han’ınmimarı ise Mikayel Nurican.
Kadıköy’ün en tarihi mekanlarının başında gelen Süreyya Sineması’nı Keğam Kavafyan yapmış. Kadıköy Belediye Binası’nı ise Yetvart Terziyan. Fatih Belediye Binası’nı da.
Büyükada İskelesi’nin imzası Mihran Azaryan’a ait. Bugün Büyükdere’de Sadberk HanımMüzesi olan güzel binanın orijinal adı Azaryan Yalısı, mimarı ise Andon Kazazyan.
Süreyya Sineması / Operası
Kadıköy Belediye Binası
Akaretler
Gelelim “Osmanlı Saray mimarları” olan Balyan ailesine.
Garabed Amira Balyan imzasını taşıyan yapılar: Dolmabahçe Camii, II. MahmudTürbesi-Çemberlitaş, Harbiye Mektebi-Harbiye, Kuleli Süvari Kışları (bugün Kuleli AskeriLisesi)-Vaniköy, Dolmabahçe Sarayı!
Krikor Amira Balyan’ın yaptıkları: Nusretiye Camii-Tophane, Selimiye Kışlası-Üsküdar.
Gelelim Nigoğos Balyan’a: Küçüksu Kasrı, Dolmabahçe Sarayı’nın o muhteşem işlemeli Saltanat Kapısı ve o muazzam avizenin indiği Muayede Salonu. Ihlamur Kasrı.
Sırayı Sarkis Balyan alıyor: Beylerbeyi Sarayı, Akaretler, Maçka Karakolhanesi veSilahhanesi (bugün İTÜ İşletme Fakültesi ve İTÜ Yabancı Diller Okulu), Sadabad Camii-Kağıthane, Harbiye Nezareti (bugün İstanbul Üniversitesi Rektörlük binası), Çırağan Sarayı.
Unutmadan, en eski Balyan’lardan birinin, Senekerim Balyan’ın İstanbul’a attığı silinmez bir imza var: Beyazıt Kulesi!.
Çırağan Sarayı
İstanbul’daki Anadolu
Bu arada Balyan ailesinin kökeninin Kayseri’nin Derevenk’inden olduğunu da İstanbulModern’deki sergiyi gezerken öğrenip, düşüncelere daldım. Derevenk, Talas’ta bizim okulun hemen arkasında, sık sık gezintiye çıktığımız vadi idi.
İstanbul’un İstanbul olmasında Anadolu Ermenileri’nin –Sinan’dan Balyan’lara- tartışılmazkatkısının önünde saygı ile eğilmeliyiz ve 1915’in ülkemizi nasıl “çölleştirmiş” olduğununüzerinde hepimiz düşünmeliyiz.
Bütün katliamların, her türlü “soykırım”ın, her türlü zulüm ve “inkar”ın ve “yalan tarih”in ülkemiz için nasıl bir “yoksulluğa” yol açmış olduğunu hissetmeliyiz.
Gidin İstanbul’a “İstanbul’un Ermeni Mimarları” sergisini gezin. “Yalanda yaşama”nındışına çıktığınızı görürsünüz. “İç huzur”a erersiniz.
İstanbul’u artık daha farklı gözle seyreder, başka türlü yaşarsınız.
“İç barış”a doğru nasıl yol alabileceğimizi keşfetmeye başlarsınız...
Elbette bunlarla sınırlı değil ... adalarda çeşitli binalar, kiliseler, okullar ve hatta camiler. Ihlamur Kasrı, Küçük Su Kasrı ise bir diğer yapılar. Çeşitli türbeler, Beyoğlu'ndaki Mısır Apartmanı ve Eski Tütün Fabrikası yani Kadir Has Üniversitesi de örnek verebileceğim diğer mimari örnekler.
Müze içerisinde yer alan bir diğer sergi ise Ani Çelik Arevyan'a ait olan ''Ayna, Çağdaş Sanatta Bir Anladım Dili'' adlı sergi.
Kutluğ Ataman'a ise daha sonra başka bir yazıda yer vericem.
ITALIK YAZILAR: HÜRRİYET'TEN ALINMIŞTIR: http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/16496722.asp
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder