2 Eylül 2011 Cuma

INSTAGRAM via ACROSTIC

Onun önlenemez yükselişi, diğerinin önlenemez yükelişi falan derken Ayşecik serisine bir diğer daha eklendi. Huzurlarınızda: The Instagram.
Içinizdeki fotoğrafçı ruhunu çıkartmıyo aslında dışarıya ! Zaten insanlar internete bağlanabilen telefonlara sahip olduklarından dolayı otu boku çekip paylaşmayı görev olarak bellediler zaten ! O halde ?
Neden mi diye merak ediyorsunuz ? Facebookta paylaşmadan önce yapılan photoshoplar, picasa ile yapılan retocuhlardan hiç farkı yok aslında.
Vogue Türkiye sayfasından Tuba Ünsal.
Sadece tüm bunları artık telefonla da yapabilmek oldukça cezbedici gelmekte. Bir de tabi yapılan efektlerle sıradan fotoğraflar bile daha çekici gelmekte. Hele bir de tatildeyseniz.
Tabi ki yeni çıkan her teknolojik kolaylık gibi bu akımın hızlı takipçileri olduğu kadar nefret edenleri de var ! Elbette hepimiz de Instagram'la birer David LaChapelle olmadığımızın farkındayız, ancak bırakın insanlar heveslersini alsınlar. Yine de kızlar sözüm size, ojeli tırnaklarını paylaşıp boşuna geri kalanları Instagram'dan nefret ettirmeyin. Tanısalar onlar da severler ablası.
XoXo The Mag
Ah tabi ! Her app gibi bunun da yazılı olmayan ama herkes tarafından uygulanan bazı kuralları var. En az 5 çeşit foto yüklemezseniz tam anlamıyla bir Instagrammer sayılmıyorsunuz ! Kural 1: Yarı-çıplak veyahutta yataktan / dujtan çıkmış halinizi paylaşmalısınız. Unutmayın ama. Ayna karşısında çekilip iPhone 4 göstermece yok ! Kural 2: En yakın cafe'ye gidip orjinal yemekler sipariş verip paylaşın. Kural 3: Acilen terasa çıkın, umarım çekinmeyi bekleyen bir pembe çiçek bulursunuz. Kural 4: Yaz bitmeden plaja koşun, mümkünse palmiyesi olan ve kumsalı olan sahil tercih edin. Bir de deniz çarşaf gibi olsun. Kural 5: Önceden telefonunuzda hazır ettiğiniz bir küçüklük fotoğrafını da retouchlamaya unutmayın !
Gelelim kimleri takip edelim konusuna. Vogue yazı işleri müdürü Zeynep Üner, Vogue editörü Ece Sükan, Vogue.com editörü Barış Çakmakçı'nın profillerinde asla boş yok. Burberry ve Marc Jacobs sürekli kampanya backstaglerini paylaşırken Nylon Mag de yine burada da cool tavrını korumakta ısrarcı. Ezgi Mola, Bahar Kongel, Bertan Berk, Levent Kazak, Mr Porter, Yvan Rodric de yine radara girmesi gereken isimlerden. Zaten eminim twitter ya da facebook hesabınızda muhakkak traveller ruhlu bir iphonecu vardır. Kıssadan hisse para vermeden Conde Nast Traveller okuyabilme şansını yakalama fırsatını kaçırmayın. Ya da moda dergilerindeki muhteşem styling fotoğrafları yerine Instagramla işinizi kısa yoldan halledin. Kısa süre önce hesap açan ve az insta'layan XoXo The Mag'i de yine radarınıza sokabilirsiniz.
Mr. Porter Live
Romantik kişiliğe sahip olanların aslında tutkuyla sevebileceği bir app. Zira pek renkli seçeneği olmadığından kolaylıkla siyah beyaz fotolarınızla kendinize 70lerde Cote d'Azur'da güneşlenen Brigitte Bardot havası da verebilirsiniz.
Ancak bunları kim görebilir diyorsanız. Unutmayın fazla hesaba kolaylıkla ulaşmak istiyorsanız muhakkak hesabınızı twitter ve facebookla senkronlayın. Hem siz onlara ulaşabilirsiniz, hem de onlar size. Hatta bir Tumblr hesabıyla da güzel bir blog açabilirsiniz.
Bu da ben. James Mayer'den.
Meğerse bu bildiğin photoshopmuş demeyin işte. Hepimiz de eğlenecek, mutlu olacak yollar arıyoruz. Cool olucaz diye ''ne gerek var yea'' deyip bok atmaya çalışmayın, kimi zaman sabah ilk işim tweetlere bakmak değil Instagramı kontrol etmek oluyor.

Hayat Instagramladıkça güzel. La la la la.

not: photolarının internette dolaşmasından rahatsız olabileceklerinden ötürü kişisel fotoğraflardan ziyade markaların ve dergilerin hesaplarından örnekler paylaştım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder