17 Temmuz 2012 Salı

SKARSGARD: A ROYAL FAMILY

Kardeşler, aileler. Kimi zaman Tanrı sadece birine değil, ikisine değil tüm aileye 'yürü ya kulum' diyor. Bu aileleri neye göre seçiyor bilmiyorum ama; geri kalanların da kıskançlık içerisinde olanları takip ettiğine eminim. 

Sadece müziği değil, sinema ve modayı da kapsayan koca bir hanedanlığa sahip Gainsbourglar ilk akla gelenler olurken Fransız-Rus Roitfeldler sanat ve modayı iç içe geçirip ünlerine ün kattı. Üstelik aileye gelen gelin ve damat da yine aynı alandan. Sıra Jaggerlara geldi mi ise müzik sınırları kaldırıyor ve aile tıpkı Gainsbourglar gibi bir marka olmanın tadını çıkartıyor. Bir de Kardashianlar elbette. Cooluk düzeyi 0ın altında olan ailede evcil hayvanlar dışında ünlü olmayan yok gibi. 

Toplam nüfusun 9Milyon civarlarında olduğu (ki bu 2012 verisidir) İsveç nüfusunun %10unu kaplayan Skarsgård Hanedanlığı ise sinema endüstrisinin yeni süper gücü. Stellan Skarsgård ile başlayan ailedeki bu ün Alexander, Valter, Sam, Gustaf ve Bill ile devam etti. Üstellik anne My Skarsgård da şöhretten geri kalmamış. Üstelik gelecek sene neredeyse izleyeceğimiz birçok yapımda da onların adları geçiyor. 

'True Blood' ile bir anda patlama yaşayan Alexander Skarsgård ''Melancholia''da da yer aldıktan sonra sadece TV yıldızı olmadığını ispatlama isteğindeydi. Yayınlanacak 4 filmi bulunan Skarsgård'ın işlerinden biri de Julianne Moore ile yer aldığı dram 'What Maisie Knew' ile Andrea Riseborough ile oynadığı 'Hidden'.

Alexander'ın bir boy küçüğü Gustaf Skarsgård ise gelecek senenin çok konuşulması beklenen, en azından duyduğum günden beri benim merakla beklediğim TV dizisi 'Viking'de yer alıyor. Mit, tarih ve 'costume drama' türlerinin başarılı örenkleri 'The Tudors', 'Borgias' ve 'Camelot' gibi yapımların da arkasında yer alan ekibin diziyi yarattığı düşünülünce ağzımın sulanması çok da abartı olmamalı. Yine de dizinin Starz yapımı değil de History'nin elinden çıkması olası 'explicit sceene'leri de engelleyebilir. Dolayısıyla bir 'Camelot' ya da 'Spartacus' performansı beklemek de boşuna. Dizide yer alan diğer önemli isimlerden bazılarıysa Gabriel Byrne ve Clive Standen Bugüne kadar abisi ve babası kadar popüler yapımlarda yer almasa da adının geçtiği bir diğer ünlü yapım geçtiğimiz seneki İstanbul Film Festivali'nde de gösterimi yapılan 'The Way Back'. 
95 doğumlu Valter Skarsgård henüz sadece ülkesinin yapımlarında yer alırken 90 doğumlu abi Bill Skarsgård 12 senelik kariyerini 'Anna Karenina'da yer alarak taçlandırmışa benziyor. Aile tarafından gelen güçlü referans eğer başarılı bir performansa dönüşürse yer alacağı tek büyük yapım da bu filme sınırlı kalmaz. 
Ve sürünün başı Stellan Skarsgård. Yeni bir 'Romeo & Juliette' uyarlamasında tekrardan Lars von Trier ve Charlotte Gainsbourg ile birleşip 'The Nymphomaniac'da, Colin Firth ve Nicole Kidman ile 'The Railway Man' ve 'Thor'un devam filminde karşımıza çıkacak. Gerçi duruşu ve genelde oynadığı karakterler bana hep itici, hafiften de de korkutucu gelir ama.
Öyle ya da böyle yıl içerisinde karşımıza çıkacak 5 yapımdan 1inin künyesine Skarsgård soyadı tüm ihtişamıyla Isveç karları gibi parıl parıl parıldayacak. Hem Kuzeyliler, hem ünlü, hem sarışın hem de cool. Cidden Tanrı onları yaratırken tüm boş vaktini onlar için harcamış olsa gerek.  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder