10 Şubat 2011 Perşembe

VOGUE TURKEY IS THE NEW BLACK

12 Ay ! Vogue Türkiye nihayet 12. sayısını tamamladı. Uzun süren bekleyiş. Ve sonunda karşımızda birinci sayı. Birinci sayı ''back to basics'' havasında ''maden devrinde'' başlıyor. Ve 12. sayı tıpkı Seda Domaniç'in dediği gibi ''onu ister sevin ister sevmeyin'' millenyumun en büyük ikonlarından biri Paris Hilton ile son buluyor. Aralarda ise ''Yeni Çağ'' ve ''Hürrem Devri''ne sonrasında ise 20lerin ''duman altında'' geçen yıllarına, 60ların retro modasına, 70lerin asi ruhuna götürüyor bizi ... Modayı, tarihle, edebiyatla harmanladıkları için belki de Vogue Türkiye'yi bu kadar fazla sevdim !

Paris Hilton'u Vogue Türkiye'nin kapağa taşıdığı en sansasyonel isim olarak zannediyorsanız yanılıyorsunuz. Türk Modasını kutlamak için Ağustos kapağında Vogue kapağı için can atan İngiliz Victoria Beckham bulunuyordu ! Haziran sayısında ise Istancool kaspamında da Istanbul'a gelen New Yorker, it-girl Leigh Lezark vardı. Modeller ise A-List olmayabilir ama sayısız kapak süsleyen Karlie Kloss, Jessica Stam, Elisa Crombez, Maryna Linchuk, Hillary Rhoda ve Julia Stegner ! Pardon biri az önce ''A-List değil'' mi dedi ? Üstüne üstelik Vogue'un bir de sihirli değneği var ! Maryna Vogue Türkiye kapağından sonra Alman Vogue'unda görüldü şimdi de Rus Vogue'u için çekimlerdeymiş. Ocak sayısında ''demir lady'' kıvamında poz veren Aymeline Valade ise bu sayıdan sonra hem kampanyalarda hem de Interview'in Şubat sayısında karşımıza çıktı ! Dolayısıyla Vogue kapağa kimi getireceğini de çok iyi biliyor ! Bir diğer deyişle bizi hayal kırıklılığına uğratmıyor. Yeni sayı elime geçtikçe bir sonraki sayının temasını ve kapağını hayal etmeye başlıyorum, ayın 25i geldi mi ise heyecandan yerimde duramıyorum desem abartmış olmam. Sahi, Aralık sayısı için o kadar heyecanlanmıştım ki kapak yayınlanmadan bir gece önce rüyama bile girdi. Elbette kapaktaki McQueen ipek elbiseli Lyncuk değil smokin giyen Lara Stone'du.

Eylül sayısı yani nam-ı diğer ''September Issue'' ise Vogue Türkiye'nin başlı başına ne kadar başarılı ve azimli ve de işini ciddiye aldığının kanıtıydı ! Gerçi hangi biri öyle değil ki ? Ancak hepsinden öte ''işte bu benim Vogue'um'' dediğim sayı Ekim oldu. Styling Ece Sükan'dan, muhteşem iki güzel ise Cüneyt Akeroğlu'unun kadrajındandı ve bizleri hep öykündüğümüz yaşamak istediğimiz yılların asi gençlerin The Beatles'ın, Patti Smith'in, New Wave'in en gözde olduğu yıllara götürdü. ''I wish I was a punk rocker'' diyerek dergiyi okutturdu bize.
Vogue Türkiye Kasım // Fotoğraf: David Dunan // Model: Yulia Kharlanapova // Editör: Natalie Brewster

Ben bu yazıyı yazarken kim bilir Seda Domaniç yine hangi uçakta hangi ülkeye yol alıp bir diğer sayıyı kafasında şekillendiriyordur. Belki de james mayer yine Zeynep Üner'i twitterda mentionlarıyla rahatsız ediyordur :) Ya da ben bu yazıyı yazarken kim bilir belki de Ece Sükan'ın geçtiğimiz günlerde Londra'da gerçekleştirmiş olduğu çekimler kargoyla Istanbul'a ulaşmak üzeredir. Kim bilir o dosyada kimin fotoğrafları var ! Gucci içinde Adriana Lima mı ? YSL içinde Gisele Bündchen mi ? Prada içinde Natasha Poly mi ? Yoksa Kate Moss, Lara Stone, Naomi Campbell, Anja Rubic ya da Freja mı ? Birinci yıl kutlaması için çılgınca bir şeyler düşündüklerine eminim. Emin olduğum bir diğer şey ise yine ''mükemmel'' dedirttirecek bir iş çıkartmak için şu anda çok sıkı çalışıyor olduklarıdır! 'Cause Vogue Turkey is the new black ! And blacks always saves the day and never dissapoints !

Şunu da unutmamalıyız, Vogue sadece boş vakitlerde, görsellere bakılıp geçilecek bir dergi değil. Tamer Yılmaz'ın da Yiğit Karaahmet videosunda dediği gibi ''dergide iyi yazılar var''. Hatta itiraf etmem gerekirse benim gözlerim ilk başta yazılarda :) Kısacası her anlamda her şeyiyle ''acaba gelecek ay içinde ne olacak'' dedirttiren bir dergi !

Ve muhteşem editöryalleri ... Şubat sayısında yer alan Mariano Vivanco imzalı ''Resort Kolleksiyonları''. Andrej Pejic ile androjen modası. Türkiye'nin bir numaralı kadınları Nurgül Yeşilçay, Tuba Büyüküstün, Hatice Arslan, Deniz Akkaya, Demet Evgar ... ile editöryaller ve röportajlar ... Ve kesinlikle bir başyapıt olarak sayılabilecek David Dunan'ın fotoğrafladığı ''Kuzeyin Kızı'' editöryali...
Vogue Türkiye Şubat // Fotoğraf: Mariano Vivanco // Model: Behati Prinsloo // Editör: Mary Fellows

Bence ortaya kısa zamanda diğer Vogue Editörlerini ve ekiplerini kıskandıracak derecede güzel dergiler çıkarttılar. (Yalan yok Italyan ve Fransız dışında :))) Bence Anna Wintour bu ekibi kıskanmalı ve başını taşlara, duvarlara vurmalı :))

Son bir rica: Wilma Elles'le bir editöryal çalışması hem de Givency couture içinde ya da gothic bir şeyler :) Selma Ergeç'i umarım yeniden dergide görürüz. Zeynep Tosun ve Erdem kıyafetleri içinde kapakta parlayan bir Selma Ergeç kötü mü olurdu ? Ya da kapakta üç türk model ! Didem Soydan, Selma Ergeç ve bir kişi daha. Enfes değil mi ? Bir de hazır ''Kral Çıplak'' programını yapıyorken Okan Bayülgen kendiyle yüzleşse ya :)

12 ay önce saat 4te dersten çıkıp koşa koşa Beyazıt'tan İstiniye Park'a Nike eşofmanı ve converse'i ile 825. Vogue'u almaya koşan ben şimdi de oturmuş onun hakkında, yani benim vizyonumu geliştiren, beni daha da zevkli bir hale getiren ve de bazı şeyler konusunda hayallerimi süsleyen Vogue konusunda yazı yazıyorum. Kim bilir bundan 10 sene sonra bir kez daha hangi şartlar altında bu yazıyı yazarım :)

Teşekkürler Vogue...
Mutlu yıllar Vogue Türkiye ! 

6 yorum:

  1. abi senin tumblr fenaymis..ilk defa baktim inanmican..saaatlerdir takildim kaldim..simdiye kadar bi saygisizligimiz olmussa affola..

    YanıtlaSil
  2. Vogue'un kapanmasından korkuyorum. Müdavimi değilim, ama Türkiye'de yeni yeni oturmaya başlayan moda dergiciliğinin güzel örneklerini sunuyorlar.

    YanıtlaSil
  3. ya aslında yazı içinde belirtmedim, yani daha bahsedecek çok şey var ama, daha önce adam akıllı bir karşılaştırma yapabilmek için diğer moda dergilerini de aldım, ki onlar ''Vogue''un yanında görsel şölen anlamında solda sıfır kalıyor. yukarıda da dediğim gibi bırak görselliği içinde yer alan yazılar bile çok kaliteli, mükemmel bir türkçe ile atılan başlıklar, yazılarda filmlere ve kitaplara yapılan göndermeler falan ... açıkçası Vogue'un dergicilik anlamda çıtayı yükselttiği belli. aynı şekilde ben de kapanmasından çok korkuyorum, ama böyle bir kadroyla kapanacağını da ummuyorum, yine de '' değeri anlayana'' demek istiyorum.

    YanıtlaSil
  4. Vogue Türkiye'nin çıkması için neden 2010'u beklememiz gerekti? 1990larda Türkiye'de, Türkiye'nin süpermodeli sayılacak Ceylan Saner'in reklamlarına çıktığı Yeni Yüzyıl diye bir gazete vardı. Vogue Türkiye 90larda veya 2000lerde yayınlanmaya başlayabilirdi. Ama olmadı. Neden? Bu soru önemli bir soru.

    Dünyada 20 civarında Vogue edisyonu var. Vogue Türkiye'nin 12 sayılık performansına bakarak, Hindistan, Japonya, Yunanistan, Portekiz gibi "periferi" edisyonlarını geride bıraktığını rahatlıkla söyleyebilirim. Bence Vogue Türkiye şu anda Almanya, İspanya, Rusya ve hatta İtalya edisyonlarıyla boy ölçüşecek bir dergi haline geldi. Bu tiraja ne ölçüde yansır? Bilemem. Ama böylesine kaliteli bir Vogue'a sahip olduğumuz için şanslıyız.

    Bu arada, IFW'yle ilgili içimde kalan bir yorumu da buraya yazmak istiyorum. "Bundan 5-10 yıl sonra İstanbul'un Paris, NY, Londra ve Milan'dan sonra dünyanın 5. moda başkenti olacağını düşünüyorum" diyenlere sesleniyorum: Ufak atın civcivler de yesin! Bundan 5 yıl sonra IFW'nin geleceği yer, Sao Paolo, Şanghay, Madrid moda haftalarıyla aynı kategoriye girmek olsun yeter bence!

    YanıtlaSil
  5. hatta bu Japonya, Hindistan kategorisine Taiwan, Kore, Çin ve Avustralya Vogue'larını da eklemeliyiz. Türkiye'de tirajlar ne boyutta artar ya da azalır bilemiyeceğim, belki ilerki yıllarda Vogue eskirse ve kapağa Türk celebritylerini koyarlarsa belki o sayılar daha fazla satmaya başlar, ama bence Vogue Türkiye ismi yurt dışında biraz daha fazla duyulursa Türkiye ve moda adına yeni kapıların da açılacağını umuyorum, hatta yurt dışından da talep arttıkça editöryal ve içerik anlamında bile dergi daha fazla gelişebişir !

    bu arada duymuşsundur herhalde, mart kapağında Gisele var Mert & Marcus gözünden =)

    YanıtlaSil
  6. Affedersiniz, dalga geçiyorsunuz herhalde...
    Japonya rahat rahat Vogue'un en iyi edisyonlarından, aynı şekilde Çin de. Geri kalanlarıyla karşılaştırabilirsiniz tabi ama Vogue Japonya ve Çin, Vogue Türkiye'den ileriler. Tabi ben de Vogue Türkiye'nin zamanla onları geçmesini isterim ama şu anda üzgünüm karşılaştırılamaz

    YanıtlaSil