28 Aralık 2012 Cuma

THE MULTI TASKERS


"I am the ultimate multitasker."



In the past few years
  
I have acted in a bunch of movies... I've written some...
I've produced some and I've directed some I've also appeared on a soap opera
I directed a theatrical dance company 
Wrote a book of short stories and  I'm even directing this commercial

Yukarıdaki sözler James Franco'nun oynadığı ve yönettiği Samsung reklamından. Samsung belki yönetmek için değil ancak reklamında oynatmak için James Franco'dan daha isabetli bir seçim yapamazdı. Galaxy'nin özellikleri ve Franco'nunkiler. Teşbihte hata olmaz. Franco'nın kariyerini kıskanmayan. 


Gerçi kimileriniz "Jack of all trades, master of none" sözünü hatırlatabilir. O konuda hak veriyorum. Franco'nun "Freeks and Geeks"ten, "Howl"a hatta "127 Hours" hatta ve hatta Oscarları sunarken bile aynı tavrı takındığını görmüşsünüzdür.

Kayık gözlerle, "blue jeans, white shirts". I don't give a shit. "I was like, no please, stay here" tavırları. Bohem, indie, beat San Fransisco cool havaları. Ve allah cezanı versin Franco ki bu hallerini ve bununla örtüşen Great American Poets" hallerinin hastasıyım. 

"Milk"le başlayan bu yolculuk "Howl"la devam etti. Sonrasında "The Broken Tower" ve şimdi "Tar". "As I Lay Dying" ise yolda. Allahın cezası "On the Road"da oynamak senin hakkındı.     

Franco'nun nelerden ilham aldığı ve etkilendiği belli. Romantik dönem, Amerikan Modernizmi, Beatler ve sex.  Hugh Hefner'i canlandırdığı "Lovelace" (ki Franco'nun kısa bir süre Playboy'a yazdığını da eklemeliyim. off ne multitasker ama) ve "Interior. Leather. Bar." ile gay culture, cruising ve underground olaylarına dalıyor.

James Franco'nun son filmi "Cherry" ise şu anda vizyonda. Yine kayık gözler. Kızları baştan çıkaran centilmen. Ve eroinman. Ona eşlik eden isim ise San Fransisco'ya gelip bir anda porno sektörüne dalan (Angelina) Ashley Hinshaw.

James Franco hala okula gidiyo. Gençlerle besleniyo. Dergilere sadece poz vermiyo, modellerle editöryal çekimler yapıyo. Edebiyat biliyo, sinema okuyo. Boş zamanlarında film çekiyo. GERİZEKALI KISKANÇLIKTAN ÇATLIYORUM.

*** 

"Usually an actor has to work in the porn industry to have that kind of success."


Yukarıdaki söz Brad Pitt'e ait. "Tree of Life"taki rol arkadaşı Jessica Chastain hakkında konuşuyor. 2008 yılı öncesine kadar büyük bir bilinmez olan Chastain ilk çıkışını "The Debt" ile 2010 yılında yapmıştı. Nefis bir dram ve gerilim filmi olan yapımda Chastain, Helen Mirren'ın gençliğini oynayıp Sam Worthington'la rol paylaşmıştı. Tel Aviv- Berlin arasında geçen politik gerilimden bir yıl sonra toplam 6 filmde boy gösterdi. 2011 onun yılıydı. Yılın kadınıydı. Sanırım Brad Pitt'in ne demek istediği açıklandı.

2012 yılı içinde oynamış olduğu filmler sayıca azalsa da o sergilemiş olduğu performanstan bir şey kaybetmedi. İlk Oscar adaylığını geçtiğimiz yıl "The Help" ile elde eden Chastain -ki Octavia Spencer yerine onun alması daha iyi olurdu- bu sene de yine bir savaş filmiyle karşımıza çıkan Kathryn Bigelow'un "Zero Dark Thirty"si ile elde edecek gibi gözüküyor. Üstelik bu sefer heykeli de kucaklayabilir. "Tree of Life", "Coriolanus" ve "Take Shelter"da soğukkanlı, frijit ev kadını rollerini tekrarlarken "The Help" aslında onun için tam bir kaçış ve kendini gösterebilme fırsatı olmuştu. "Lawless", "Tar" ve "Mama" hala izlenilmeyi beklerlen Chastain konuşulmaya devam edecek. Ne yazık ki bu filmleri seyredemediğimden hakkında söyleyebilecek yeni bir şeyim de yok. Ancak sizi geçtiğimiz yıl yazdığım yazıyla baş başa bırakabiliyorum.

Tüm bunlara ek olarak YSL kampanyasında kendine yer buldu. Ve Ocak 2013'te 3 farklı derginin kapağında yer aldı. (W- Brit GQ- Alman VogueKısa zamanda yoktan var edilen bir kariyer. Güzel yönetmenler. İyi oyuncular. Ödüller. Başarılı filmler. Sene 2013. Jessica Chastain ise tüm bunları 2009 yılından beri setlere uğrayarak sadece 3 sene içersinde elde etti. Taktir etmemek elde değil. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder