25 Ocak 2011 Salı

OHH CARRIE !

Give me men ! Lots of men ! Make them wear nice suits Dolce & Gabbanna or Dior Homme !
Oh god give them lots of money ! Make them lay all their money on me !
Buy me Tiffany & Co. Jewellery, Armani Prive & Chanel couture gowns !
Oh God ! Take me to the New York I want to see LA
and then.. Madonna sings ''Hollywood''
Everybody comes to Hollywood, they wanna make it in the neighbourhood

  Carrire... Carrie Bradshaw tam 6 sezon bizi peşinden sürükleyen o da yetmezmiş gibi 2 devam filmiyle karşımıza çıkan New York'un en çok okunan gazetesinde sex yazan kadın ? Taşradan New York'a gelen Carrie, aslında dünya kadınların - bir çoğunun - sembolü. İstanbul'un taşı toprağı altındır söylemini bir kenara bırakın, yıllarca Televole Kültürü temsilcisi programlarda taşaralardan -ya da büyük şehrin içindeki banliyölerden- çıkıp kendilerini zengin sınıfa sergileyip yolunu bulan kızlarla karşılaştık. Bir çoğu güzelliğini, bir çoğu yeteneğini kullandı, ama sonuçta bir çoğu sınıf atladı. Bu 1900lerin başı da olsa 2011 olsa da aynı.

Theodore Dreiser'ın yeni bi çağın dönüm noktası olan 1900da basılmış ''Sister Carrie'' romanı tam da bunu anlatıyor. Carrie Meeber işte onlarca kişinin simgesi, sembolü. Taşradan, Chicago'ya ablasının yanına taşınan Carrie'yi daha ilk anda bindiği trende olgun bir adam cezbeder. Adamın şık giyimine tav olan Carrie daha sonra onun parasına ve başka şeylerine de tav olacaktır. Bildiğimiz Filiz Akın filmlerinden farksız. Chicago'ya, ablasının yanına ilk geldiğinde fabrikalarda çalışmaya başlar. Miss Vogue etrafındaki kızların giyimini eleştirir durur. Oysaki kendi giydikleri de Mahmutpaşa ekolünden farksızdır.

Trendeki adamla işi bittikten sonra ise Hurstwood karşısına çıkar, evli adam ve Carrie ilişkisi ise daha da ilgi çekicidir. Daha sonra ise New York'a aktirstliğe kadar uzanan bir yoldur Carrie'nin hayatı.

Chicago'yu da ana karakterlerden biri olarak sayıcak olursak bence oldukça ilgi çekici, kalınlığına aldanmadan sürüklenerek okuyabilirsiniz. Sex and The City ekolüne duyurulur. Bu arada explict versiyonu için ''Penguin Publishing''i seçin.

Does glamour and luxury brings happiness ?

2 yorum:

  1. does glamour and luxury brings happiness sorusunun cevabına olarak sana şunu derim, “Whoever said money doesn’t buy happiness doesn’t know where to shop.” :)

    YanıtlaSil
  2. ahaha yazıyı yazarken senden bu yorumun geleceğini biliyodum :))

    YanıtlaSil